HOŞGELDİNİZ ARKADAŞLAR SLM HERKESE
  atatürk neden öldü

Powered by MJTurkiye
Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.0.0
Sevgi
|

 

 
eXTReMe Tracker
 





X
Geri git   Sevgi.uS > Sevgi Kültür > Atatürk Köşemiz..

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 08-27-2007, 12:09 PM   #1 (permalink)
Ekrem
~Zatı Şahane~
 
Ekrem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Bilgiler
Ekrem Ekrem isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyelik tarihi: Apr 2007
Nerden: ~~Uzaklar..~~
Mesajlar: 18.848
Üye No: 1
Karizma
Tecrübe Puanı: 1000
Karizma Puanı : 4562
Karizma Seviyesi: Ekrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond reputeEkrem has a reputation beyond repute
 
Çekicilik
Level: 79 [♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥]
Paylaşım: 2930 / 2930
Güç: 6282 / 6479
Tecrübe: 14%

Standart atatürk neden öldürüldü




Atatürk'ün ölümü üzerine hiç bu kadar detaylı, bu kadar açık belgeler halka verilmedi.
Açık belgelerle Atatürk'ün ölümünün sır perdesi...
Atatürk sirozdan mı öldü ? Yoksa sanıldığının aksine farklı sebeplerden mi ? Bunu bu yazımızda öğreneceğiz. Üzücü ama gerçek bir yazıda...
Bölüm 1
Atatürk fani hayata veda edip gidiyor, herkes ellerini kavuşturmuş, büyük bir acı içinde duruyor, kimsenin elinden bir şey gelmiyordu...
Atatürk'ün yanında onlarca emir kolu vardı. Atatürk'ün tek dayanakları onlardı. Kimse yanına koyulmazdı. Doktorları Atatürk'ü iyileştirmek için ellerinden geleni yapmışlardı...
Atatürk'ü geç teşhisten yolcu eden doktorlardan bahsediyoruz...yaratabilmektir .
Dinden geçinenler Atatürk düşmanlığı yaratmak için, O'nun ölümünü bu şekilde işlerlerken, diğer yurttaşlar da bilgi eksikliğinden ve bu konunun yeterince işlenmemesinden dolayı, genelde bu şekilde; Atatürk alkolden ölmüştür şeklinde; bilirler. Bu nedenle, konunun ayrıntılı ele alınması ihtiyacı vardır.
Atatürk'ün ölüm sebebi, otopsi yapılmasına gerek olmadığı
Bu bilgiler doğrultusunda konuyu irdeleyelim. Atatürk'ün siroz hastalığına sebep olarak gösterilen dört ayrı nedenin dördü de Atatürk'te vardır.
Sıtma: İki kez sıtmaya tutulur. Biri çocukluğunda, biri Mayıs 1919'da Samsun'da.
Hepatit virüsleri: Daha çok diş tedavisi sırasında kapıldığı bilinir. Atatürk; birçok diş tedavisi yaptırmış, diş çektirmiş, üç altın diş taktırmış ve sonunda üst damak protezi yaptırmış, bir kişidir. Bunların birisinde hepatit virüsü kapma olasılığı, o günkü koşulları düşündüğümüzde çok yüksektir.
Dengesiz beslenme: Atatürk, askeri yaşamında özellikle 12 yıllık savaş ortamındaki yaşamında bulduğunu yemiş ve buldukça yemiştir. Cumhurbaşkanlığı döneminde de disiplinli yemek düzeni yoktur. Sabah kahvaltısı yapmaz, yalnız bir kahve ile sigara içer. Öğleyin çoğu kez yemek yerine sadece bir dilim ekmekle ayran veya limonata içer. Akşam yemeğini düzenli yer. Ancak dengeli beslenmiş olduğunu söylemek zordur.
Alkollü içki: İçki içer. Gündüz içmez, akşam sofralarında küçük rakının (35 cl.) yarısını içer, sürekli içici değildir, ciddi konuların görüşüleceği sofralarda ve önemli devlet işlerinin yürütüldüğü günlerde içmez.
Bu durumda siroz nedeni bunlardan hangisidir? Sıtma mı, hepatit virüsleri mi, dengesiz beslenme mi, alkol mü? Yoksa dördü de birden mi? Bugün için sirozun gerçek nedenine ulaşmak pek mümkün görülmüyor.
Dolayısıyla Atatürk'ün ölümü alkolden olmuştur demek doğru değildir, gerçekçi değildir. Atatürk'ün ölümü sirozdandır ama siroz nedeni alkol değildir. Nedenini bir tıp adamının görüşü ile açıklamayalım.
Prof. Dr. Utkan Kocatürk'ün Görüşü:
Prof. Dr. Kocatürk, Kaynakçalı Atatürk Günlüğü'nün son baskısında, konumuzla ilgili bilinmeyen bir raporu ortaya çıkarır ve orijinalini de verir. Rapor 08 Eylül 1938 tarihli; Dr. Nihat Reşat Belger, Prof. Dr. Neşet Ömer İrdelp ve Prof. Dr. Fiessinger tarafından düzenlenmiştir.
Prof. Dr. Kocatürk, raporda iki cümleye dikkat çeker ve bir tıp adamı olarak bunların yorumunu yapar.
Raporda ön plana çıkarılan cümleler:
"... Bu vakada 'Laennec' tipinde bir skleröz hepatit söz konusu olamaz. Fakat söz konusu olan 'Hanot ve Gilbert' tipinde bir hipertrofi şeklidir."
"Prof. Dr. Fiessinger söz konusu rapora ayrıca şu notu koymuştur:
'Teşhis, Mart ayında formüle edilen teşhistir: Hepatite Sclereuse hypertrophique, type Hanot et Gilbert'."
Prof. Dr. Kocatürk'ün yorumu:
"Bugüne kadar bilinmeyen bu rapor, Atatürk'e 07 Eylül 1938'de yapılan karın ponksiyonundan (su alınması) bir gün sonraki muayene bulgularına dayanılarak düzenlenmişti. Karaciğerin küçülmeyip, yine Mart ayındaki muayenede belirlenen büyüklüğü koruması ve üzerinin pürtüksüz oluşu, Prof. Dr. Neşet Ömer (İrdelp) ile Dr. Nihat Reşat Belger'i de alkole bağlı atrofik siroz tanısından bir ölçüde uzaklaştırıp Prof. Dr. Fiessinger'in ileri sürdüğü hipertrofik siroz tanısını kabule yönelttiği anlaşılıyor. Tıp dilinde 'Laennec tipi skleröz hepatit' alkole bağlı siroz demektir; 'Hanot ve Gilbert tipi skleröz hipertrofik hepatit' ise safra yollarındaki kronik tıkanma sonucu gelişen siroz (biliyer siroz) anlamını taşır.
Prof. Dr. Fiessinger, söz konusu rapora özel olarak kaydettiği notta 'Teşhis, Mart ayında formüle edilen teşhistir: Hanot ve Gilbert tipi skleröz hipertrofik hepatit' ifadesine yer verdiğine göre, Mart ayındaki ilk teşhisinde de Atatürk'teki siroz şeklinin alkole bağlı olmadığını düşündüğünü göstermektedir.
Prof. Dr. Fiessinger'in gerek Mart ayındaki muayenesinde, gerekse 08 Eylül 1938 tarihli raporda yer alan bu tanısına rağmen, sürekli ve danışman hekimler tarafından 10 Kasım 1938 tarihinde düzenlenen 'Atatürk'ün Ölüm Raporu'nda, mevcut sirozun alkole bağlı bulunduğunu ve Prof. Dr. Fiessinger'in de bu görüşte olduğunu(!) belirtmek üzere '... Mart başlarında Paris'ten çağrılan Prof. Dr. Fiessinger ile Prof. Dr. Neşet Ömer İrdelp arasında Ankara'da bir tıbbi danışma daha yapılarak büyük bir karaciğer ve büyükçe bir dalak bir kere daha müşahade edilmiş ve aynı teşhis konularak, hastalığın bir 'hepatite sclerocongestive ethylique' olduğu cümlesine yer verilmiştir."
Prof. Dr. Kocatürk bu yorumunda, Türk hekimlerince düzenlenen 10 Kasım 1938 tarihli "Ölüm Raporu"nda, sirozun alkole bağlı olduğu tanısına Prof. Dr. Fiessinger'in de ortak edilmesini nazik şekilde haklı olarak eleştiriyor. Ortaya koyduğu rapor ve yaptığı yorum ile sirozun alkole dayalı olmadığını açıklığa kavuşturuyor.
Kendileri ile yaptığım görüşmede edindiğim bir bilgi ile konuyu sonuçlandıralım. "Alkole bağlı sirozda karaciğer küçülür, diğer nedenlere bağlı sirozda karaciğer büyür ve büyüklüğünü korur." Atatürk'ün ilk muayene raporlarında ciğerin büyüdüğü, son raporlarda, 08 Eylül tarihli raporda olduğu gibi, ciğerin büyüklüğünü sürdürdüğü, küçülmediği belirtilmektedir.
Dolayısıyla Atatürk'ün sirozu, alkole bağlı bir siroz değildir. Çünkü karaciğeri büyümüştür. Ölümü sirozdandır ama sirozu alkolden değildir. Ölümü alkolden olmamıştır.
Bu bölüme kadar Atatürk'ün ölümü üzerine konuştuk, neden öldü, neydi hastalığı, detaylarıyla verdik. Peki Atatürk ya öldürülmek istendiyse... Kesinleşen tek şey Atatürkün alkolden ölmediğidir!
Sır perdesini şimdi aralıyoruz...
Bölüm 3
Atatürk'ün Ölümündeki Sır Perdesi
Atatürk acaba Masonlarca mı öldürüldü?
Atatürk bilindiği gibi İttihat ve Terakki partisinde bulunuyordu. Bu dönemler içerisinde dönmeler ve masonlarla sık sık karşılaşmıştır. Atatürk'e Anadolu'da ki bazı kimseler ciddi bir tavırla ''mason'' ünavını koyuyorlardı. Atatürk masonlukla ilgili hiç konuşmazdı. Atatürk 1935'lerde telgraf üstüne telgraflar alıyordu. Masonlar Atatürk'e hoşgörülerini sunuyorlardı. Atatürk daha sonra bu masonların taksimat ve ahvaline ilişkin bilgileri halk partisine vererek kapanmasına dalalet etmesini istiyordu. Atatürk 2 şeyi sevmezdi bu konuda... Biri masonlar, diğeri dönmelerdi... Çünkü masonluk Yahudi tarikatından başka şey değildi. Memleketimizde de olmamalı , ne gerek var? sözleri ülkede yankı buluyordu! Ve Atatürk'te sevmiyor ve saymıyordu! Daha sonraki günlerde meclise gelen Recep Peker ''Arkadaşlar masonluk kalmamıştır, localar kapatılmıştır'' diyerek sözü noktalıyor ve salon alkışa boğuluyordu. Artık Atatürk'ün, milletin ve Atatürk'ün yakın arkadaşlarının istekleri de yerine başarıyla gelmiş oluyordu. Anadolu ajansı 10 Ekim 1935'te gazetelerin merkezlerine '' Masonların mallarının, mülklerini her şeylerinin sosyal kurumlara gönderildiğini de beyan etti'' Ama gelin görün ki İnönü'nün emriyle 1948 yılında masonlar tekrar devreye giriyorlar...
Bu olay yurtdışında da yankı buldu. İstiklal Savaşı gazetesinde yayınlandı. Ardından yunan gazetelerine de sıçradı. Bu olayı öğrenen yurtdışında ki masonlar Atatürkü ortadan kaldırmak amacıyla girişimlere başladılar. 33 dereceli farmason Bulgar yahudi kıdemli komünist mübeşşiri varnalı Avram Benaroyas yazısında '' Mefkuremizi (Masonluğuma anlamında) imha edici darbe vuranların akıbeti , feci şartlar altında ölümdür... ... Nihayet bir gün Kremlin kati kararını verdi. Onun ölümü esrarengiz olacak ve kendine göre esrar arz edecekti. '' İşte Atatürk'e saldırı başlamış oldu.
Doktorlar Atatürk'ün ani ölümünü asla kabul etmezler çünkü ülkede büyük bir tehlike yaratır ve suikast sonucu gittiği anlaşılır diyerekten İsmini açıklamak istemediği doktor Atatürk'e ilk vurucu darbeyi sinir organlarına yaptı. Ve maalesef başarılı olundu. Atatürk'ün sinir organları felce uğradı. Ve Atatürk'te zaman zaman burun kanamaları, baş dönmeleri, istifralar, karşısındakini tanımama gibi sorunlar baş gösterdi.
Evet, Atatürk Masonları sevmezdi. Ve zararlı oldukları için kapattırdı. Ardından masonlar Atatürk'ü yok etmek için girişimlere başladılar. Bu masonlar içinde Türk 2. Mason lideri Mustafa Hakkı Nalçaçı da vardı.
Şimdi elimizdekilere bir bakalım... Masonlar öldürdü meselesi : Masonların öldürdüğü kesin değildir. Çünkü masonlar öldürseydi, Atatürk hiçbir hastalıktan ölmemiş olacaktı. Bilindiği gibi Atatürke 4-5 adet hastalık teşhisi koyuldu. Ve bu belirtiler Atatürk'te oluştu. Yani Eğer masonlar öldürseydi. Atatürk bu hastalıkları sağ geçirmiş olacaktı. Oysaki Atatürk onlarca hastalık atlattı. Ama yenildi...Atatürk masonlarca öldürüldü iddaası net olmamakla birlikte, doktorlarcada açık ve delilli bir şekilde söylenmektedir.
Bölüm 4
Atatürk'ün İşte Asıl Ölüm Nedeni?
Elimizdeki her şeyi bir kenara koyuyoruz ve işte asıl nedenini topladığım farklı metinlerle size ispat ediyorum...
Atatürk'ün ölüm nedeni Alkole bağlı Siroz değildir. Siroz'dan ölseydi Karaciğeri şişmiş olmazdı. Farklı çeşit bir sirozdan ölseydi de böyle farklı teşhisler koyulmazdı. Sıtmadan öldü diyebiliriz.
"Atatürk'ümüz milletini kurtarmak ve çağdaş uygarlığa götürmek için cepheden cepheye koşarken iki defa yakalandığı sıtma hastalığından ve tedavisi için kullanılan ilaçların bir komplikasyonu olan Banti Sendromu’ndan ölmüştür. Yoksa bazı doktorlar tarafından uydurulan alkolik sirozdan ölmemiştir."
"Alkol içmeye bağlı siroz olması riski en az 10 - 15 yıl günde rakı biriminde 3 bardak ve her gün içilmesi koşuluyla olabilir. Oysa Atatürk bu sıklıkla ve sürede içmiyordu. Ülkemizde çok daha fazla alkol tüketilmekle birlikte alkole bağlı siroz hemen hemen sıfıra yakındır."
Atatürk’e konulan alkole bağlı karaciğer sirozu teşhisinin, o dönem elde bakteriyolojik veriler olmadan konulduğunu, sirozda sıtmanın da etkili olduğunu söyledi. (Milliyet)
Bir deniz tabip albayın bu konuda yaptığı doktora tezi vardır. Orada Atatürk’e yanlış tedavi uygulandığı anlatılmaktadır. Atatürk sanıldığı gibi siroz hastası değildi. Atatürk’e sıtma tedavisi yapılmış, aşırı “kinin” yüklenmiş ve karaciğeri bu yüzden iflas etmiş, siroza dönüşmüştü. Tedaviyi yapan doktor mason locası üstadı azamlarından doktor Mim Kemal’dir.
Durumu iyice fenalaştıktan sonra Celâl Bayar’ın ısrarı ile dışarıdan bir doktor getirilir. Yanlış tedavi yapıldığını, karaciğerinin bu yüzden iflas ettiğini rapor eden bu yabancı doktordur.
İstirahat için 2 ay kadar kaldığı Savarona’da nemli sıcaktan durumu daha da kötüleşmiş, son günlerinde Dolmabahçe Sarayı’na götürülmüştü.
Peki, nasıl oldu da sirozdan öldüğü açıklandı ve bütün yazılı kaynaklara da böyle girdi?
Büyük Millet Meclisinde ölüm raporu gündeme getirildi. Mason locaları 1935’de kapatılmasına rağmen Mecliste hala mason milletvekilleri vardı. “Efendim, gençlerimize terbiye olur, onun alkol ve sigaradan öldüğünü duyuralım…” denir ve kabul edilir. Arkasından Yeşilay icad edilir, tarih kitaplarına da böyle girer…
Bölüm 5
Sansasyon yaratan uydurmalar...
*
Ölümü çok içki içmesindenmiş (!)
*
Ölürken iman etme teşebbüsü de pek işe yaramamış, ebediyen cehennemlik olmuş (!)
*
Ölüm saati olan 09.05 tamamen uydurmaymış (!)
*
Öldükten sonra, Hristiyanlık dini gereği elbiseler giydirilerek tabuta konmuş (!)
*
Ölürken cenaze namazı kılınmasını istememiş (!) ve cenaze namazı kılınmamış (!)
*
Katafalkın önünden geçen bazı vatandaşların belgesellerde, fotoğraflarda görülen ağlamaları, üzüntüden değil, zorla getirilmeleri sırasında Jandarmanın vurduğu dipçik acısındanmış (!)
*
Gömülürken toprak bile kabul etmemiş (!)

Gerçekler
- Atatürk'ün Ölümü Alkolden Değildir!
- Saat 09.05'te Vefat Etmiştir!
- Cenaze Namazı Kılınmıştır!
- Kefen İle Tabuta Konmuştur!
Bu etkileşimimin kaynağı Ogün Deli'nin yazmış olduğu Agoni isimli kitaptan alınmıştır.
 
__________________
bir özlem var içimde uzaklara dogru
engin denizlere sana,ve aşkımıza
sisli bir maziden uzakta
yalnızca sana yakın
gönlümün dalgalarında sevgim kalsın
bitmeyen ruyalarimda hep sen varsin...
~~Ekrem~
Ekrem isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Digg this Post!Add Post to del.icio.usBookmark Post in TechnoratiFurl this Post!
Alıntı ile Cevapla
Alt 08-27-2007, 12:11 PM   #2 (permalink)
cinkurdu
Www.Sevgi.us Müptelası...
Bilgiler
cinkurdu cinkurdu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyelik tarihi: Aug 2007
Nerden: kayıp sehirden
Mesajlar: 1.901
Üye No: 4490
Karizma
Tecrübe Puanı: 0
Karizma Puanı : 20861
Karizma Seviyesi: cinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond reputecinkurdu has a reputation beyond repute
 
Çekicilik
Level: 36 [♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥]
Paylaşım: 740 / 1057
Güç: 633 / 2054
Tecrübe: 25%

Standart Cevap: atatürk neden öldürüldü

eceli gelmiş ölmüştür nie ölecek
 
cinkurdu isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Digg this Post!Add Post to del.icio.usBookmark Post in TechnoratiFurl this Post!
Alıntı ile Cevapla
Alt 08-27-2007, 12:19 PM   #3 (permalink)
Mawi
Www.Sevgi.us Müptelası...
 
Mawi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Bilgiler
Mawi Mawi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyelik tarihi: May 2007
Mesajlar: 470
Üye No: 755
Karizma
Tecrübe Puanı: 25
Karizma Puanı : 50
Karizma Seviyesi: Mawi will become famous soon enough
 
Çekicilik
Level: 20 [♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥]
Paylaşım: 47 / 476
Güç: 156 / 1419
Tecrübe: 7%

Standart Cevap: atatürk neden öldürüldü

Emegine saglik...
 
__________________
"Güneş gibi ol şefkatte,merhamette.
Gece gibi ol ayıpları örtmekte.
Akarsu gibi ol keremde,cömertlikte.
Ölü gibi ol öfkede ,asabiyette.
Toprak gibi ol tevazuda,mahviyette.
Ya olduğun gibi görün,ya göründüğün gibi ol..."
Mawi isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Digg this Post!Add Post to del.icio.usBookmark Post in TechnoratiFurl this Post!
Alıntı ile Cevapla
 
Cevapla
Tags: , ,




Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık
 



Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 12:06 PM .


 
LinkBack
LinkBack URL LinkBack URL
About LinkBacks About LinkBacks
Bookmark & Share
Digg this Thread! Digg this Thread!
Add Thread to del.icio.us Add Thread to del.icio.us
Bookmark in Technorati Bookmark in Technorati
Furl this Thread! Furl this Thread!

 

 
 
  Bugün 43 ziyaretçi (103 klik) kişi burdaydı!
 
 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol